İNCİL BOZULDUĞU İÇİN Mİ KUR’AN İNDİRİLDİ?
Cevabı çok basit bir sorudur. Elbette bozulanın yerine yenisinin getirilmesi Allah’ın yasasıdır.
Bu insan toplulukları için de geçerli bir yasadır;
Enam-6: “….Onları, günahları sebebiyle helak etmiş ve onların ardından başka nesiller yaratmıştık.
Dinler için de geçerli bir yasadır;
Mümin-78: “Ant olsun ki, senden önce de rasuller gönderdik. Onlardan bir kısmını sana anlattık, bir kısmını ise anlatmadık…”
Ve herbir rasul kendi şeriatlerini içeren sayfa veya kitapları ile gönderilmişlerdir.
Enam-89: “İşte onlar kendilerine Kitap, hüküm ve nübüvvet verdiğimiz kimselerdir. Eğer onlar bunları inkar ederse, andolsun biz onlara inkar etmeyen bir topluluğu vekil yaparız.”
Kitap ehli her ne kadar Tevrat ve İncilin tahrif olduğuna inanmak istemese de, neden inanmayı reddetiklerini iyi anlamalılar.
Atalarına olan sıkı bağlılıkları mı yoksa sadece kendi rasul ve kitaplarını tanımaları mı?
Kur’andan bazı tahrif ayetleri;
Kaldıki birçok ayette Tevrat ayetlerinin satılarak değiştirildiği ve bu değişmiş haliyle hüküm vermenin kafirlik olduğunu Allah, Maide-44. ayet ile açıklamıştır. Diğer bazı ayetler;
Bakara-41: “Elinizdekini doğrulayıcı olarak indirdiğime iman edin! Sakın onu inkar edenin ilki olmayın! Ayetlerimi az bir değer karşılığında satmayın! Ve bana karşı takvalı olun!
Nahl-95: “Allah’ın ahdini az bir değere satmayın! Biliyorsanız şüphesiz ki Allah katında olan sizin için hayırlı olandır.”
Tevrat bozulduğu için İncil gönderilmişti.
Maide-46: “Onların ardından, Tevrat’ı tasdik edici olarak, Meryem oğlu İsa’yı gönderdik. Biz ona, içinde hidayet ve nur bulunan, Tevrat’ı tasdik eden, takva sahipleri için hidayet ve öğüt olan İncil’i verdik”
Maide-47:“İncil ehli, Allah’ın onda indirdiği ile hükmetsin! Kim Allah’ın indirdiği ile hükmetmezse işte onlar fasıklardır.”
Açıklandıktan sonra, Maide-47. ayette de Maide-44. ayetteki ikaza benzer bir uyarı yapılmaktadır.
Allah İncil ehline, indirdiği İncildeki hükümlerle hükmetmelerini emrederken kendi indirdiği ile değil tahrif edilmiş olan İncil ayetleri ile hüküm verenleri fasılıkla suçlamaktadır.
Nitekim İncildeki şeri hükümleri bırakın, en önemlisi olan tevhid inancına ŞİRK İLE baştan tahrif edilmiştir. Aşağıdaki ayetler buna delildir;
Nisa-171: “Ey Kitap Ehli! Dininiz hakkında haddi aşmayın. Allah hakkında, gerçek olandan başka bir şey söylemeyin. Allah’ın Resulü İsa Mesih, Meryem’in oğludur. Ve o, Allah’ın Meryem’e attığı Kelime ve Kendisinden bir ruhtur. O halde Allah’a ve rasulüne iman edin. Ve “Üçtür.” demeyin. Buna son verin. Bu, sizin için daha hayırlıdır. Kuşkusuz Allah, tek bir ilahtır. O, çocuk sahibi olmaktan münezzehtir. Göklerde ve yerde ne varsa O’nundur. Vekil olarak Allah yeter.”
Maide-116: “Allah: “Ey Meryem oğlu İsa! İnsanlara, Allah’tan başka beni ve annemi iki ilah edinin diye sen mi söyledin?” buyurduğunda, “Sen yücesin.” dedi. “Gerçek olmayan bir şeyi söylemek haddim değil. Ben onu söyleseydim, Sen onu bilirdin. Nefsimde olanı bilirsin, ben ise Sen’in zatında olanı bilmem. Sen, gaipleri eksiksiz bilensin.”
Tevbe-30: “Yahudiler: “Uzeyr Allah’ın oğludur.” dediler; Hıristiyanlar da: “Mesih Allah’ın oğludur.” dediler. Bu, onların dillerine doladıkları sözlerdir ki daha önce kafir olanların sözlerine benzetiyorlar. Allah, kahretsin onları! Nasıl da saptırıyorlar.”
Hem yahudiler hem de Hristiyanlar, tevhidde şirke düşmüşlerdir.
Tevbe-31: “Onlar, Allah’ın yanı sıra hahamlarını, rahiplerini ve Meryem oğlu Mesih’i Rabbler edindiler. Oysa bunlar, bir tek olan İlah’a kulluk etmekle emrolunmuşlardı. Ondan başka hiçbir ilah yoktur. O, bunların ortak koştuklarından münezzehtir.”
Şuan kitap ehli bu ayetlerdeki teslis inancının mecazi anlam içerdiğini iddia etse de herşeyi bilen Allah, onların bu inançlarnı mecaz ötesi sahiplendiklerini ve son vermelerini emretmektedir.
Özetle; tahrif edilenin yerine yenisinin gönderilmesi Allah’ın yasasıdır.
Sonuç olraka Kur’an, diğer kitaplar tahrife uğradığı için indirilmiştir.