Yaratılmışların en şereflisi olarak anlaşılan Eşref-i Mahlukat ifadesini Kur’an asla desteklemez. Kur’anda böyle bir ifade yer almaz.
Kaldı ki bu ifade çok büyük kibir içerir. Şeytanın huzurdan kovulmasına sebep olan kibir, zaten bu üstünlük kibriydi.
İnsanın böyle bir iddiada bulunması için, mahlukatı tamamını bilmesi gerekir.
Sadece dünya değil kainatta insan ve cinden başka varlıklar olup olmadığı bile bilinmediğine göre bu ifade, insanın kibriyle kendisini şımartmasından başka nasıl açıklanabilir, bilemiyorum.
Kainatı keşfedemesekte eşref-i mahluk olmadığımızı, İsra-70. ayet yüzümüze net vurmakta ve haddimizi bildirmektedir.
İsra-70: “Yemin olsun ki ademoğlunu kerem sahibi kıldık. Onları karada ve denizde taşıdık. Onları temizleri ile rızıklandırdık. Onları, yarattıklarımızın birçoğundan üstünlük bakımından üstün kıldık.“
Bahsedilen ademoğlu olduğu için üstünlük ademler arası değil, türler arası olduğu anlaşılmaktadır.
Yukarıdaki ayetin sonunda, insanı yarattıklarımızın birçoğundan üstün kıldık derken;
İnsanı yaratılmış her varlıktan değil, birçoğundan üstün kıldığını ve en önemlisi de insandan az da olsa daha üstün olan varlıklar olduğunu bize çok net açık etmektedir.
O halde insan böyle gereksiz ve nedensiz bir iddiayı neden sahiplenir ve bundan keyif alır, anlaması zor.
Kaldı ki Allah, ademoğlunu kerem sahibi kıldık derken aşağıdaki ayette kimin kerem sahibi olduğunu da açıklamıştır;
Hucurat-13: “Ey insanlar! Sizi bir erkek ve bir kadından yarattık. Tanışmanız için sizi kabilelere ve şubelere ayırdık. Allah’ın yanında en kerim olanınız, en takvalı olanınızdır. Kuşkusuz Allah Alimdir, Habirdir.”
O halde bize düşen; en üstün olma kibrine ve hırsına kapılmak değil, Allah’ın nazarında takvaca üstün olmaya çalışmaktır inancındayım.