Kadınlar adet ve lohusalık döneminde namaz abdesti alabilir mi?
Kadınlar adet ve lohusalık döneminde namaz kılabilir mi?
Yüzyıllardır kadınları namazdan uzaklaştıran yanlış öğretilerden biri de bu “YORUMDUR”.
Yorumdur diye özellikle belirttim, çünkü bu öğreti Allah’ın hükmü değil, insanların şahsi yorumudur.
Kur’anda bu dönemleri düzenleyen ve açıklayan tek bir ayet bulunmaktadır.
Bakara-222: “Sana kadınlardaki elmahid (adet ve lohusalık) kanamalarını soruyorlar. De ki: “O bir ezadır.” Elmahid içinde kadınlardan uzaklaşın, temizleninceye (rahim kandan temizleninceye) kadar yaklaşmayın. Temizlenince onlara Allah’ın size buyurduğu yerden varın. Allah tevbe edenleri sever, temizlenenleri de sever.”
Ayeti yorumlamaya devam edersek; rahim kandan temizleninceye yani adet dönemi bitinceye kadar, kocanın karısına yaklaşma yasağı vardır.
İlgili ayette Allah, kadınların adet halini tarifleyen kelime olarak özellikle eza kelimesini seçmiştir.
“Hastalık veya cünüplük olarak tanımlamamıştır.“
“Kadın adetli ve lohusayken Kur’anda kendisine konmuş hiçbir ibadet yasağı veya yasak içeren işaret yoktur.”
Tek bir yasak vardır “cinsel ilişki yasağı.”
Bu yasak da kadına hitaben değil, KOCASINA hitaben yine bizzat Allah tarafından konmuş bir yasaktır. Allah’ın, kadının bu süreci bitip, rahata erinceye kadar kocasına dokunma yasağı koyması ise çok anlamlıdır.
Çünkü Allah, kadın kullarının bu dönemde yaşadığı sıkıntıları yaratan olarak en iyi bilendir.
Nisa-43: “Ey inanıp güvenenler (müminler)! Sarhoşsanız, ne dediğinizi bilinceye kadar; cünüpseniz yıkanıncaya kadar, namaza yaklaşmayın….”
Yukardaki ayete göre Allah, namaza yaklaşılmayacak haller arasında 2 durum saymıştır yani bir 3. durum belirtmemiştir. Bu haller;
- Sarhoşluk
- Cünüplüktür.
Kadının adet hali; ne sarhoşluk ne de cünüplük halidir.
Adet halini Bakara-222. ayet oradayken, hastalık veya cünüplük olarak kabullenmek Kur’ana göre imkansız olduğu gibi, adet halini bu iki durumdan birinin içine sokmaya çalışmak, ayetleri zorlamanın ötesinde Kur’anda olmayan bir hükmü çıkarmaya çalışmaktır ki Allah’ın vermediği bir hükmü verdi diyerek O’na iftira atmak olur.
Eğer Allah kadın kullarının adetli dönemlerinde namaz kılmasını istemeyecek ve namazı onlara yasak edecek olsaydı, bu emri bize Kur’anda net veya işaret eder bir şekilde verirdi.
Çünkü bu yasak emri, kendisine inanmış kadın kullarını topyekün ilgilendiren bir emir olmakla birlikte, olsaydı böyle bir emri, bu yasağın ilk yer akması gereken ayette, yasak hallerin sayıldığı Nisa-43. ayet olmalıydı.
Namaza yaklaşılmayacak halleri sayarken Allah’ın adet halini gözden kaçırması, ihmal etmesi veya unutması mümkün değildir, en azından benim için mümkün değildir.
Bu durumda; kadın adetliyken namaz abdesti alabilir ,namazlarının kılabilir.
O halde yüzyıllardır Allah’ın inanan kadın kullarını sadece namazdan değil diğer ibadetlerden de men eden fetvaları verenler, bu büyük vebalin altından hangi savunma ile nasıl kalkacaklardır, düşünmek dahi istemiyorum.